Anasayfa İletişim Site Haritası

  • Anasayfa
  • Yönetim
    • Kaymakamlık
      • Makam
        • Kaymakam
      • Tarihçe
      • Görev Yapmış Kaymakamlarımız
      • Bağlı Birimler
        • İlçe Yazı İşleri Müdürlüğü
      • Protokol Listesi
    • Alınan Kararlar
      • Sivil İnsansız Hava Araçlarının Kullanımı
  • Resmi Kurumlar
  • Mahalli İdareler
    • Boztepe Belediye Başkanlığı
    • Köy Muhtarlarımız
  • Boztepe Hakkında
    • Tarihi
    • Konumu ve İklimi
    • Nüfusu
    • İdari Durum
  • Hizmetler
    • İnsan Hakları
    • Tüketici Hakem Heyeti
    • Kamu Hizmetlerinin Etkinliği
    • Etik Sözleşmesi
    • Proje Etüt Kurulu ve Çalışmları
    • Hizmet Standartları
  • Mevzuat
  • İletişim
 

Manilerimiz

Boztepe Hakkında > Manilerimiz - 16 Aralık 2015 Çarşamba + - Yazdır
  MANİLERİMİZ
 
 
Kalede otun yarim
Ayağı potin yarim
Sana asker diyorlar
Beni de götür yarim
                                  

Kümbüle bak kümbüle
Hiç teveği yok bile
Askerin karısına
Kirli yazma çok bile 
 
 
 
 
Güle çıktım gülmedim
Gülden düştüm ölmedim
O yar ile gezmesi
Sefa imiş bilmedim
 
 
Kara kaşık destesi
Geliyo biçer sesi
Ben yarimi tanırım
Lacivert elbisesi
 
 
 
 
Sulara basma güzel
Bakışı yosma güzel
Felek bizi ayırdı
Selamı kesme güzel
 
 
Çalıya yaban derler
Ökçeye taban derler
Hiç darılma sen yarim
Adıma çoban derler
 
 
 
 
Bir gün olsun gülmemek
Neşe nedir bilmemek
Dünyada ne zor şeymiş
Sevip de sevilmemek
 
 
Gazan garasıynan
İplik turasıynan
Herkes düğün ediyo
Banka parasıynan
 
 
 
 
Patlıcan oymadınmı
Tadına doymadınmı
Anne beni kınama
Sen cahil olmadınmı
 
 
Almadan geç almadan
Yollar çamur olmadan
Eyil bir yol öpeyim
Al yanağın solmadan
 
 
 
 
Kaleden inişelim
Atlara binişelim
Kaldır oğlan şapkanı
Bayramda görüşelim
 
 
Çeşme başı pıtırak
Gelin kızlar oturak
Ne oturak ne durak
Satılak da kurtulak
 
 
 
 
Bilmem ak mı kara mı
Rakip deşti yaramı
Cennet yüzü görmesin
Yar ile açan aramı
 
 
Küpe katıran olsa
Bala batıran olsa
Almanya daki yari
Gidip getiren olsa
 
 
 
 
Suya düştü gülümüz
Ötmüyor bülbülümüz
Bir kuru sevdayınan
Geçti cahil ömrümüz
 

Almanya çiftlik gibi
Dumanı iplik gibi
Almanya ya yar saldım
Gınalı Keklik gibi
 
 
 
 
Pınara desti koydum
Damla damla dolacak
Benim sevdiğim oğlan
Baş öğretmen olacak
 
 
Sarımsağı satarlar
Kulpu ile tartarlar
Varmam avrat üstüne
Sıra sıra yatarlar
 
 
 
 
 
Garşıda gara çalı
Gararıp durma çalı
Ben sena varırmışım
Sümüklü sıracalı
 
 
Gedikten aşırdılar
Yolumu şaşırdılar
Kör olası emmilerim
Gurbete düşürdüler
 
 
 
 
Bağa aştım üzüme
Gel izime izime
Oğlan yanıma geldi
Gurban ittim yüzüme
 
 
Evleri arayımış
Damları sarayımış
Sıtkınan bakmaz idim
Oğlunuz garaymış
 
 
 
 
Oğlan işlik giyinmiş
Giyinmiş de soyunmuş
Anasına varmış da
Öptüm diye öğünmüş
 
 
Bahçeyi  belleyim mi
Cıgara yollayım mı
Ay doğdu sabah oldu
Daha yalvarayım mı
 
 
 
 
Karşıdan gelen kişi
Hayırdı yarin işi
Ayağını bek kaldır
Galaba gördüm düşü
 
 
Bahçem büyük gezemem
Kalemim yok yazamam
Vallahi yemin ettim
Yeminimi bozamam
 
 
 
 
Pınarın başı güzel
Asbap yur daşı güzel
Şu Kaman’ın içinde
Yarimin Gaş’ı güzel
 
 
Bahçelerin cücüğü
Severler küçücüğü
Pek mi başın büyüdü
Gel gevurun çocuğu
 
 
 
 
Karanfil gurutmadım
Yar seni unutmadım
Hatırını saydımda
Üstüne yar tutmadım
 
 
Kalede evimiz var
Oğlan anama yalvar
Babamın gönü olmazsa
Dünürcüleri kovar
 
 
 
 
Duvar örülmem diyo
Çamur garılmam diyo
Gırılası gollarım
Yare sarılmam diyo
 
 
Dam başında su durur
Oğlan gömlek yudurur
Oğlan cahil gız cahil
Şimdi bunlar gudurur
 
 
 
 
Ön cam peştemallı
Severin gış dan belli(beri)
O da nisbete bindi
Boşlamam hinden kelli
 
 
Ağında siyahım var
Bülbül gibi ahım var
Göz gördü gönül sevdi
Binim ne günahım var
 
 
 
 
Garşı bağın üzümü
Gelin gırma sözümü
Utandım diyomiyom
Bir öpeyim yüzünü
 
 
Kalemi gaş dan söle
Akılı baş dan söle
Şimdiki çocuklara
Ekmek den aş dan söle
 
 
 
 
Karanfilim gül pembe
Gül doldurdum dülbende
Bu nasıl sevda imiş
Akıl goymadı bende
 
 
Yumurtanın sarısı
Yere düştü yarısı
Görümcem verem olmuş
Gaynana ma darısı
 
 
 
 
Elma attım alıca
Bir guş vurdum delice
Yenile bir yar sevdim
Gözleri sürmelice
 
 
Daş dönmüyo dönmüyo
Daş dan bulgur inmiyo
Evler gız ile doldu
Biri benim olmuyo
 
 
 
 
Garşıda gördüm guzu
Gıvrım gıvrım boynuzu
Malına tamah etme
Sen dengine ver gızı
 
 
Pisiklete binersin
Bizim evde inersin
Anan baban sorarsa
Teker patladı dersin
 
 
 
 
Şu gelen üçe benzer
Yüklemiş göçe benzer
Şu Mucur’un gızları
Gınalı goça benzer
 
 
Yedi lüleli pınar
Tüm guşlar ona gonar
Doya doya görmedim
Yüreğim ona yanar
 
 
 
 
Su yüzünde yüzüldüm
Al ipliğe düzüldüm
İster al ister alma
Ben alnına yazıldım
 
 
Gayfe biştiği yerde
Bişip daştığı yerde
Güzel çirkin mi olur
Gönül düştüğü yerde
 
 
 
 
Dağda tavuk kümesi
Başında allı fesi
Oğlanlar vezir olsa
Yine gızın kölesi
 
 
Duvardan indi akrep
Ağzında yeşil yaprak
Seni bi kez göreyim
Öyle olsun gara toprak
 
 
 
 
Yeşil iplik gelebi
Çık garşıma yelebi
Benim sevdiğim oğlan
Şu mahlenin çelebi
 
 
Parmağında mühürü
Pek çok ittin gahırı
Bu gahırın üstüne
İçeceğim zehiri
 
 
 
 
Ağ buğdayım buğdayım
Sereyim gurutayım
Senin datlı sesini
Ben nasıl unutayım
 
 
Evleri görünüyo
Gönüller yeriniyo
Gönüle bir dert olmuş
Ölmeyip sürünüyo
 
 
 
 
Çubuk ince şiş ince
Aldı beni düşünce
Ağlaman da gülen mi
Yardan ayrı düşünce
 
 
Şu dağlar uluşturur
Gideni savuşturur
Merak etme sevdiğim
Hak bir gün gavuşturur
 
 
 
 
Çubuğun ucuyunan
Satardım acıyınan
Bana bir selam yolla
Diliyin ucuyunan
 
 
Tirenin tahtaları
İçinin noktaları
Aman ne geç geliyo
Yarimin haftaları
 
 
 
 
Gadifeden yeleğim
Seni sevdim meleğim
Biraz da sen beni sev
Rahat etsin yüreğim
 
 
Tarlanın keseklisi
Mendilin ipeklisi
Güzellerin içinde
Sevilir göbeklisi
 
 
 
 
Ördek suya dal da gel
Yarden haber al da gel
Eğer haber almazsan
Resmini çal da gel
 
 
Dama çıkmış bir güzel
Sevdiği damı gezer
Elinde bi deste gül
Gendi gülünden güzel
 
 
 
 
Cezvenin sapı yeşil
İçinde gayfe pişir
Pişir allahım pişir
Beni aklına düşür
 
 
Bağa vardım budanmış
Bağa bülbül dadanmış
Nasıl verem olmayım
Yar ellere dadanmış
 
 
 
 
Batlıcanı haşladım
Doldurmaya başladım
Yar aklıma gelince
Ağlamaya başladım
 
 
Bağa gel bostana gel
Zülüfü destele gel
Haysiyetli yar isen
Yalandan hastalan gel
 
 
 
 
Al üzüm yeşil üzüm
Üzümü sever özüm
Yalnız yar ile yesem
Yar gecemle gündüzüm
 
 
Dağların başı gar dır
Dertli yüreğim dardır
Dertsiz insan olur mu
Herkesin derdi vardır
 
 
 
 
Gazan gazan üç bakla
Mevlam yarimi sakla
Ezrayil geliyosan
Gayın babamı yokla
 
 
Su gelir akmak ile
Ne olur bakmak ile
Çirkin güzel mi olur
Bin altın takmak ile
 
 
 
 
Gadifeden zar mı olur
Çapkın bana yar mı olur
Çapkın bana yar olsa
Kesesinde kâr mı olur
 
 
Genç gızlara laf atar
Etrafa caka satar
Cakasına bakmayın
Evde çuvalla yatar
 
 
 
 
Gergefimi gereyim
Çeyizimi öreyim
Çık sevdiğim meydana
Boyun posun göreyim
 
 
Dereler şırıl şırıl
Suları pırıl pırıl
Ben senden vaz geçemem
İster küs ister darıl
 
 
 
 
Ülüzgar yel den olur
İnce elek telden olur
El yarini sevenler
Evdeki yarden olur
 
 
Ayrılık büyük derttir
Sabır edenler merttir
Sözünü unutanlar
İnsan değil namerttir
 
 
 
 
At olur da depme mi
Yar olur da öpme mi
Yarin vurduğu yerde
Güllü reyhan bitme mi
 
 
Altını turalıdır
Sevdiğim buralıdır
Geçme kapı önünden
Yüreğim yaralıdır
 
 
 
 
Pınar sessiz akıyo      
Reyhan ne hoş kokuyo
Benim sevdiğim güzel
Evde halı dokuyo
 
 
Kılıçözü zemzem akar
Bahçeleri gül kokar
Gırşaarden başkasına
Aklı olan nasıl bakar
 
 
 
 
Çobanın var sürüsü
Geçti gızlar sürüsü
Geçtiğini aramam
Yaktı beni birisi
 
 
İlimi yuduğum pınar
Sırtımı verdiğim duvar
Sevdiğim oğlanı yitirdim
Geçe gündüz içim yanar
 
 
 
 
Minarede ezan var
Çeyizini düzen var
Tez gel yarim askerden
Bu gönlümü üzen var
 
 
Coştum coştum duruldum
Gız peşinde yoruldum
Gayrı senden vaz geçtim
Ben ablana vuruldum
 
 
 
 
Gelep gelep iplikler
Sırma sırma kirpikler
Güzel seven oğlanlar
Su yolunda pinekler
 
 
Emek verip derdiğim
Askere gönderdiğim
Gayrı dayanamıyom
Tez gel gönül verdiğim
 
 
 
 
Yarim gitti gelmiyo
Kimse kadrim bilmiyo
Ayrıldığım günden beri
Gözüm gönüm gülmüyo
 
 
Atlayıp geçti eşiği
Sofrada kaldı kaşığı
Haneye neşe geldi
Bu gız evin yakışığı
 
 
 
 
Çayda çanak kırılmış
Gız oğlana vurulmuş
Oğlan almam dedikçe
Gız boynuna sarılmış
 
 
Çıktım Obruk dağına
Garı dizleyi dizleyi
Yaralarımı azdırdım
Yari gözleyi gözleyi
 
 
 
 
Ben bir gümüş kutuyum
Yar elinden tutuyum
Goyur devler yarimi
Otuz oruç tutuyum
 
 
Irmaktan su akmıyo
Yar yüzüme bakmıyo
Başka yerin gülleri
Gırşaar gibi kokmuyo
 
 
 
 
Goyun geçi otlatırdım
Yükseklerden atlatırdım
Verselerdi yarimi
Düşmanları çatlatırdım
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 Not: Yazı İşleri Müdürü Gürsel SEÇİLMİŞ tarafından derlenmiştir.
 
  • Valilikler
  • Resmi Gazete
  • Resmi Kurumlar
  • İlçelerimiz

T.C. BOZTEPE KAYMAKAMLIĞI
(Not: Sitemizde İçerik Ekleme ve Düzenlemesi Devam Etmektedir)
Bağbaşı Mah. Belediye Cad. Hükümet Konağı Boztepe/ KIRŞEHİR
Tel:(0386) 512 3402 Fax:(0386) 512 3696